7 Şubat 2012 Salı

Rusya’da araştırma reaktöründe yangın!

Mersin Akkuyu'da nükleer güç santrali kurmayı planlayan Rosatom şirketinin nükleer kaza listesine bir yenisi daha eklendi. 5 Şubat Pazar günü, Moskova'daki nükleer araştırma merkezinde, 60 yaşındaki, operasyon dışı bırakılan eski atom reaktöründe yangın çıktı.
Rosatom'dan yapılan açıklamada radyasyon sızıntısı tehdidi olmadığını açıklandı. Rosatom'un açıklamasının ardından, Pazar öğleden sonra çelişkili raporlar ulaşmaya başladı: 'Yangının çıktığı Moskova'daki Alikhanov Teorik ve Deneysel Fizik Enstitüsü çağrılara cevap vermeyi ve açıklama yapmayı reddetti.' Enstitü'de herhangi bir nükleer yakıt veya diğer radyoaktif maddelerin gömülü olup olmadığı bilinmiyor.

Görüldüğü gibi nükleer reaktörler sadece yapım, işletim zamanlarında değil, ekonomik ömrünü tamamladıktan sonra da, yani emeklilik döneminde de çevreye risk ve tehdit saçmaya devam ediyor. Nükleer endüstri, ekonomik ömürlerini sonlandıran nükleer santralleri ve tesisleri nasıl bertaraf edeceğini düşünmekten ve cevaplamaktan kaçınıyor. Nükleer santrallerin sökümü, inşasından daha zor, kapsamlı ve maliyetli. Nükleer santralde kullanılan donanımlar radyasyona maruz kaldıklarından, nükleer atıklardan farklı değiller. Nükleer atıkların çözümü olmadığı gibi radyasyona maruz kalmış nükleer santral donanımının nasıl bertaraf edileceği de hala çözümsüz.
2010 yılında Rusya ile imzalanan uluslararası nükleer antlaşmaya göre Rosatom şirketi, Türkiye'de Akkuyu'ya kurulması planlanan nükleer güç santralinin sökümü ve atık yönetiminden sorumlu. Atık yönetimi ve nükleer santralin sökümü dünyada çözümü bulunamayan iki konu. Rosatom şirketi 2011 Aralık ayında ÇED başvurusunda bulundu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bu ÇED başvurusunun değerlendirmesini yapıyor ve önümüzdeki aylarda ÇED olumlu veya ÇED olumsuz kararını verecek. Bu süreçte nükleer santralin sadece inşaat ve operasyon esnasında çevreye vereceği zararlar kadar 2070 yılında Akkuyu nükleer santrali ekonomik ömrünü doldurduğu zaman nasıl bir çözümsüzlük olduğunu da göz ardı etmemeli.

Kar amacı güden şirketlerin ve devletlerin elinde yapılan, işletilen nükleer santraller ''Saatsiz Bombadan'' farksızdır. Nükleer santrallerin karmaşık mühendislik yapılarına, ekonomik çıkarlar eklenince cevabı siz verin. Rosatom şirketine güvenebilir misiniz? 


Kaynak: Greenpeace

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder